Son bir iki aydır Etiler Şamdan'ın kitap projesinden dolayı başımı kaşıyacak hiç vaktim olmadığı için Filmekimi, Bienal ve Kahve Festivali gibi gerçekten çok gitmek istediğim birkaç etkinliğe malesef katılamadım. Çekimlerimiz nihayet bitti. Kitabımızla alakalı final, ama ciddi bir yoğunluk dalgası daha haftaya olacak. Ben de bu yüzden bu haftanın son iki gününü bir gün Tüyap Kitap Fuarı bir gün de Contemporary Istanbul'a gitmek üzere ayırdım. Ofis saatlerimi kendim belirliyor olabilmenin verdiği rahatlıkla da bunu başarabildim ve bugün Tüyap'a gidebildim.
Bu tür etkinlikler tek başına son derece keyifli olsa da ilgi alanı aynı olan arkadaşlarla paylaşıldığında daha bir özel oluyor sanki. Bugün yazarlık atölyesinden arkadaşlarım Talin, Sibel ve Ertan'la beraber orada buluştuk. Ben onlarla buluşmadan az önce kitap fuarı ile eş zamanlı düzenlenen ARTİST 2015'e (25. Uluslararası Sanat Fuarı) göz atma vakti bulduysam da yarın Contemporary'i gezeceğim için burada çok fazla vakit geçirmek istemedim. Fakat bir ara Talin ile başbaşa kaldığımızda Aziz Nesin için ayrılmış, yazarın hayatından karelerin kronolojik olarak paylaşıldığı özel sergi bölümünü gezdik ve gerçekten etkilendik. Hatta gezmeyi bitirdiğimizde birbirimize bakıp acaba baştan başlayıp biraz daha mı vakit geçirseydik diye hayıflandık. İkimiz de gençlik yıllarımızda ne kadar çok Aziz Nesin okumuş olduğumuzu hatırladık ve eski günleri andık.
Talin, Ertan, Sibel ve ben
ARTİST 2015'den sevdiğim bir çalışma (video projeksiyon ve fotoğraf karma)
Aziz Nesin
Geçen sene yaklaşık yarım milyon ziyaretçiyi ağırlamış olan Tüyap Kitap Fuarı alanında rakipsiz. Benim gibi obsesif bir yapınız olup da her standa (Yayınevi tezgahı demeyi pek yakıştıramadığım için yabancı olmasına rağmen bu yazım boyunca tezgah yerine stand kelimesini kullanmayı tercih edeceğim. Türkçe'de bazı eşyaların tam terim karşılıkları yok malesef. İşte sırf bu sebepten dolayı günlük konuşma dilimize bir sürü yabancı kelime girmek zorunda kalıyor.) göz atma takıntınız olursa toplamda yedi salona yayılmış bu fuarı bir günde gezmeniz neredeyse imkansız. Fakat önceden internetten broşürü indirip hatta fuarın sitesinden rahatça ulaşabileceğiniz katılımcılar listesinden sadece gitmek istediğiniz yayınevlerini işaretleyip merkeze vardığınızda direkt o standlara uğrarsanız işiniz çok daha kolay olacaktır. Neredeyse yüzde seksenini gezdiğim yüzlerce yayınevi arasından Can, Doğan Kitap, Epsilon, İletişim, Metis, Notos, Remzi ve YKY gibi aşina olduklarımızda daha çok vakit geçirdiysem de Çekmece Yayınları gibi farklı yayınevlerinin renkli ve enteresan standları da oldukça ilgimi çekti.
Can Yayınları demişken, benim için bu yayınevinin anlamı çoktur. Nitekim çocukluğumdan kalma bir sürü kitabımın kenarında o minicik kırmızı kalp var. Bu dönem aynı yayınevinin bir başka anlamı daha oluştu hayatımda. Yaklaşık bir senedir yaratıcı yazarlık atölyelerine gittiğim değerli yazar Murat Gülsoy'un nerdeyse tüm kitapları bu yayınevi tarafından basılıyor. Hal böyle olunca, yayınevinin standında Gülsoy'un hemen hemen tüm eserlerini birarada görmek bir başka gururlandırdı beni.
Bizim gruptan kitap alma rekoru Sibel'in oldu. Onunla vedalaşmadan önce elimde sadece dört tane kitap vardı. Ve çok niyetliydim. Başucumda okuyacağım bir sürü kitap varken daha fazlasını asla ve asla almayacaktım. Dört bile fazlaydı. Ne olduysa son bir saatte oldu. Ve ben yine yoldan çıktım! Fuar merkezinden arabaya doğru giderken poşetlerin ağırlıklarını dengelemekte zorlanıyordum :)))
Gidiş bir, dönüş bir buçuk, toplam iki buçuk saat süren yol, poşet taşımaktan kopan kollar ve yürümekten bitap düşmüş ayaklar... Bedeli ise benimle beraber yaşlanacak onlarca kitap ve çok hoş geçen bir günün daha anısı. Bunlar benim için bu fuarı ziyaret etmiş olmam için yeter de artar sebepler. Organizasyonun beş günü geride kalmış olsa da dolu dolu üç gün daha var. Tüyap Kitap Fuarı'nı ziyaret etmek için tek sebebiniz kitap almak değil. Diğer nedenleri merak ediyorsanız aşağıda vermiş olduğum bağlantıya lütfen şöyle kısacık bir göz atın.
http://www.istanbulkitapfuari.com/neden-ziyaret-etmelisiniz
Henüz vakit varken bir sene daha beklemeden bir gününüzü bu fuarı gezmeye ayırın. Çok şey kazanacaksınız!
34. İstanbul Kitap Fuarı'ndan edindiğim hazinelerimin bir kısmı :)
Şehnaz Tuna
11/12/2015
Etiketler : Aziz Nesin, Yaratıcı Yazarlık, Murat Gülsoy, İstanbul Kitap Fuarı, TÜYAP
