Kış mevsimini mi daha çok seversin? Yoksa yazı mı? Ne kadar tanıdık bir soru değil mi? Hepimizin favori mevsimi de farklıdır. Kimimiz sıcaktan bunalıp "Ah bir an önce kış gelse de rahatlasak" diye dört gözle kış mevsimini beklerken soğuğa tahammülü olmayanlarımız üç ay boyunca denizin, güneşin hayalini kurarız. Peki ya baharlar? Aslında duyguları en yoğun yaşadığımız mevsimdir bahar. Sonbaharda hüzünlenir, ilkbaharda aşık oluruz. Bahar değil midir insanı sarhoş eden, şarkılar, şiirler yazdıran?
Ben bugün güne uyandım. Dışarı çıktım. Bir sıcak dalgası yüzüme çarpıverdi. Dereceye baktım. 23 derece. Sevinemedim. Geçen gün gazetede de okuduğum gibi aniden farkettim ki biz artık baharı pek yaşayamıyoruz. Yaşasak da o kadar kısa sürüyor ki. Buz gibi soğuktan bunaltıcı bir sıcağa geçiş olmaya başladı son bir kaç senedir. Şimdi ben burada uzun uzun küresel ısınmadan ya da olası diğer sebeplerden bahsetmeyeceğim. Sadece korktum biraz bugün ve bu endişemi paylaşmak istedim. Ben baharı gönlümce yaşadım. Baharda aşık oldum, kalbim güm güm attı. Baharda açan çiçeklerin kokusunu çektim doya doya içime. Yeri geldi sonbahar hüznüyle evime kapandım günlerce. Yağan yağmurda yürüdüm uzun uzun. Çocuklarım da yaşadı baharı. Peki ya çocuklarımın çocukları? Bugün ilk defa kendi kendime sordum bu soruyu. Onlar yaşayabilecekler mi baharı?
Şehnaz Tuna
4/28/2015
Etiketler : Sonbahar, İlkbahar
